Uluslararası Antalya Üniversitesi’nde gerçekleşen Girişimcilik Zirvesinin konuk konuşmacıları arasında yer alan “Silk and Cashmere” firmasının kurucusu ve Yöneticisi  sayın Ayşen Zamanpur’u dinleyince girişimcilerimizin cesareti ve gücünün büyüklüğünü daha iyi anlıyorsunuz.

“İçimizdeki girişimcilik dünyayı kurtaracak. Devasa büyümüş aşırı abartılmış devlet kurumları ve dikey büyümüş birkaç aile şirketinin yönettiği ülkeler daha kırılgan olurlar ve sürdürülebilir bir ekonomi sağlanamaz. Küçük ve orta ölçekte ülke sathına yayılmış irili ufaklı işletmeler olduğu zaman hem daha adil bir gelir dağıtımı olur, hem ülke ekonomisi daha az kırılgan olur, hem de sürdürülebilir bir ekonomi sağlanır. İçinde girişimcilik heyecanı olan herkes bunun yollarını aramalı.” diye söze  başladı Zamanpur ve ilk anda etkisi altına aldı bizleri.

Kaşmir de dünyada kendi alanında marka olan Silk and Cashmere’in serüveni Ayşen Zamanpur ve ekibinin 1992 lerde  Çin İç Moğolistan’a, Capra Hircus denilen dünyanın en kaliteli kaşmirini üreten keçilerin ve ipek kozalarının anavatanına gitmesiyle başlıyor. Kendi ifadesiyle cesur bir fikir, iyi bir proje ve çalışkan bir ekiple gerçekleştirilen bir tutku ve azim hikayesi. Zamanpur un hikayesi; bir Türk  kadınının  kuş uçmaz kervan geçmez dünyanın bir ucuna, insanın gitmeye cesaret edemediği, politik çalkantıların ve zorlukların olduğu, ulaşımın kelle koltukta, ulaşımın taka uçaklarla veya trenlerle yapıldığı zamanlarda insanın kendi tutku ve amacı için doğru hedef ve vizyonla neleri başarabileceğinin bir örneği. Ayşen hanım Türkiye’nin önemli ve büyük kurumsal firmalarından  Şişe Cam da 5.5 yıl planlama uzmanlığı yapmış, sonunda kendi projelerini hayata geçirmek için işini bırakmış. İstanbul’da yeni kurulan Türkiye’nin ilk AVM lerinden Galeria’da Benetton mağazasını açmış. 5.5 yıl içinde de mağaza sayısını 7’ye yükseltmiş. Bir süre sonra sıkılmış. Elalemin markasını satarak ona para kazandırmaktansa kendi yaratıcılığını kullanıp kendi markasını yaratmak istemiş. 1992 yılında üç ay içinde mağazalarını devretmiş.

Zamanpur da kaşmirin anavatanın Çin olduğunu öğrenmiş. 1.5 yıl boyunca Çin’de kaşmiri araştırmış. Çok zorluklar çekmiş kendi diliyle “Öyle şeyler yaşadım ki…” Pekin’den İç Moğolistan’a 18 saat süren tren yolculuğu, yaşanan hayal kırıklıkları, üzüntü ama hiç kaybedilmeyen umut…”Kaşmiri, fabrikasından alıp Türkiye’de satabilirdim. Ama ben marka yaratmanın önemine inanıyorum. Çin’de bir kaşmir fabrikasının yüzde 50’sine ortak oldum.” Kaşmire en uygun ipeği görüyor. Zamanpur markanın adını Silk&Cashmere koyuyor. İlk mağazasını Zürih’te açıyor. Sonra hızla büyüyor. Silk and Cashmere’in  özel bir zevke sahip olan müşteri kesimine yönelik kaliteli, sağlıklı ve ulaşılabilir ürünlerden oluşan özgün koleksiyonu, dünyanın şimdilik 26 ülkesinde 200’ye yakın noktasında satılıyor. Zamanpur’un Hedefi “dünyanın en sevilen kaşmir markası” olmak. Girişimcilere öğütleri ise şöyle:

Boşluğu bir iş dünyası bir de tabiat affetmez. Bunu mutlaka birileri doldurur. Önemli olan bu boşlukları önceden görüp doldurabilmektir. İnsanları takdir etmek onları motive eder. Hayal kurmak güzeldir, ama hayalperestlik değil. Hayaller projelendirilirse somutlaşır işe yarar hale gelir. Gözü karalık yanlıştır hesaplanabilir risk almak gereklidir. Hayatta en büyük risk hiç risk almamaktır. Amaca ulaşmak için her yolu mubah sayan hırs iyi değil fakat tutku güzeldir. Başarı için amaca tutkuyla sarılmak gerekir. Kadın girişimcilere de hikayesiyle  güzel örnek olan Ayşen Zamanpur, dünya çapında bir marka yaratmanın mümkün olabileceğini bizlere kanıtlayan örnek bir girişimci. Kendisine takdir ve saygılarımızı sunuyoruz.

Hadi İstanbullu
Latest posts by Hadi İstanbullu (see all)
Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. * Zorunlu alanlar

*

formu temizleGönder